Almanya Gıda ve Tarım Bakanı Cem Özdemir, Avrupa Parlamentosu’nun (AP) muhafazakar milletvekillerinden oluşan, Avrupa Halk Partisi’nin (EPP) lideri Manfred Weber ve Almanya Federal Meclisi’ndeki Hristiyan Birlik (CDU/CSU) Kümesi Dış Siyaset Sözcüsü Jürgen Hardt, resmi olmayan sonuçlara nazaran Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kazandığı seçimlerin akabinde açıklamalarda bulundu.
Almanya’daki Erdoğan destekçilerinin Almanya sokaklarında yaptıkları şovlar ile ilgili toplumsal medya hesabından açıklama yapan Yeşiller Partili siyasetçi Cem Özdemir, “Türkiye oy kullandı. Beni, Erdoğan destekçilerinin tercihlerinin sonuçlarının sorumluluğunu almak zorunda olmadan kutlama yaptığı Almanya’da ne olduğu ilgilendiriyor. Araç konvoyları, bir biçimde otoriter bir siyasetçinin zararsız destekçilerinin kutlamaları değil” dedi.
‘BUNU GÖZ GERİSİ ETMEK ARTIK MÜMKÜN DEĞİL’
Erdoğan ve AK Parti destekçilerinin araç konvoylarının ‘çoğulcu demokrasinin kulak arkası edilemeyecek bir reddi ve onun karşısında nasıl başarısız olunduğunun bir ispatı olduğunu’ yazan Cem Özdemir, “Göz arkası etmek artık mümkün değil. Türkiye’deki pek çok kişi için, bilhassa de tüm umudunu kaybeden genç ve güzel eğitimli bireyler için üzgünüm. Pekala biz Ankara’dan gelen yeni imamların bu ülkede artık daha da çok yayacağı çok milliyetçilik ve köktencilik karşısında hazırlıklı mıyız?” diye sordu.
‘TÜRKİYE İLE ÜYELİK MÜZAKERELERİNE SON VERELİM’
Deutsche Welle (DW) Türkçe’nin aktardığına nazaran, AP’nin muhafazakar milletvekillerinden oluşan, Avrupa Halk Partisi’nin (EPP) lideri Manfred Weber de seçimin resmi olmayan sonuçlarına ait açıklamasında, Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) üyelik müzakerelerine artık son verilmesi gerektiğini söyledi. Avrupa Parlamentosu’ndaki en büyük grubu oluşturan EPP’nin lideri, bu önerisini Funke Medya Grubu’na verdiği söyleşi ile gündeme taşıdı.
Önerisini, “Üyelik müzakereleri Türkiye ile alakaları desteklemek yerine bloke ediyor” kelamlarıyla savunan Weber, “Son bir kaç yıl, Türkiye ile yakın bir partnerliğin değerli olduğunu gösterdi, lakin kimse Türkiye’nin AB’ye üye olmasını istemiyor, ne Türkiye ne de AB” dedi.
Weber, Ukrayna ile Rusya ortasında barışın tesis edilmesi maksadı, göç siyasetleri, iktisatta modernizasyon ve Kıbrıs problemi nedeniyle Erdoğan ile iş birliğine gereksinim duyduklarını, Erdoğan’ın derhal İsveç’in NATO üyeliğine onaylaması gerektiğini söyledi.
‘ERDOĞAN’DAN DAHA UZLAŞMACI BİR TUTUM BEKLİYORUZ’
Almanya Federal Meclisi’ndeki Hristiyan Birlik (CDU/CSU) Kümesi Dış Siyaset Sözcüsü Jürgen Hardt ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan yeni periyotta daha uzlaşmacı bir tutum beklediklerini kaydetti. Erdoğan’ın seçimlerden sonra Almanya ve Batı’ya yönelik ‘provokatif yöneliminden’ geri adım atmasının ihtimal dışı olmadığına işaret eden Hardt, “Erdoğan aklı selim bir tahlilin akabinde, ülkesinin büyük ekonomik meselelerinin fakat AB ve Almanya ile çözülebileceği sonucuna varabilir” sözünü kullandı.
CDU’lu siyasetçi çok borçlanma ve Türk Lirası’ndaki paha kaybı nedeniyle Türkiye iktisadının zorda olduğunun altını çizerken, öncelikle ülkesinin çıkarlarını gözetmek zorunda kalacak olan Erdoğan’ın, ‘AB’nin iş birliği yapabileceği tek partner olduğunu’ da kabul etmek durumunda kalacağını aktardı.
‘ALMAN HÜKÜMETİ TAKVİYE İŞARETİ VERMELİ’
Alman siyasetçi Türkiye’nin borçlarını dolar ve euro ile ödemesi gerekeceğini söylerken, Ankara’nın Rusya ve Çin ile kurduğu yakın bağlantıların bu kaynağı temin etmeye yetmeyeceğini belirterek, “Putin ve Rus rublesi Türkiye’ye yardım edemeyecek” dedi.
Alman Hükümeti’nin Türkiye’ye, ‘Zordaki iktisadi durumdan çıkışı için dayanak işareti’ vermesinin kıymetli olduğunu anlatan Jürgen Hardt, buna karşılık olarak da Ankara’dan kimi taleplerde bulunulması gerekeceğini aktardı. Hardt, Ankara’nın verilecek takviye karşılığında Avrupa ve Almanya’ya dostça bir tavır sergilemesi gerekeceğini vurgularken, birebir vakitte insan hakları ile ilgili de kimi beklentilerin ‘formüle edilebileceğini’ vurguladı.
Hardt ayrıyeten, temmuz ayındaki NATO tepesini Türkiye ile bağlantıların geleceği açısından ‘ilk sınav’ olarak gördüğünü de kaydetti. CDU’lu siyasetçi, Erdoğan’ın aylardır engellediği İsveç’in NATO üyeliğine yeşil ışık yakarak ‘nerede durduğunu kanıtlayabileceğini’ belirtti. (DIŞ HABERLER)